2005'teki ilk Türkiye Grand Prix'sini Silver 8'ten izlemiştim. Kuzen Uğur bulmuştu biletleri. 2006'da da bir şans eseri müşterimin verdiği bilet yine Silver 8 tribününe aitti. 2007 Grand Prix'sini Kanal D'den izledim ve çok pişman oldum. Bu yıl acaip tesadüfler devam etti ve çok değer verdiğim bir abim bana F1 bileti buldu. Bilin bakalım hangi tribünden? Evet, Silver 8.
Burada hikayeye bir ara verip İstanbul Park'ta bir Formula 1 yarışı izlemek için en uygun yerin kesinlikle Silver 8 olduğunu belirteyim. Pistin en yüksek hızından sonraki iki virajı gördüğü için nefis aksiyonlara sahne oluyor.
Bu seneye dönersek, elimde Silver 8 bileti olmasına rağmen çok sevgili muhteşem başka bir arkadaşımdan (Fuzzy bi'tanesin sen) Main Grand Stand Gold bileti teklifi gelince balıklama atladım ve Silver 8'imi Özden'i Ankara'dan çağırıp ona verdim. Yarışı izlediğim yer neresiydi anlamak için aşağıdaki fotoğrafa bakınız.
Sonuç: İlk üç yıl gibi Ağustos'ta değildi bu sefer yarış. Hava serin gibiydi. Main Grand Stand'ın tepesi kapalı olduğu için gölgede dondum. Pilotları, pitleri, takım çalışanlarını bu mesafeden görmek; güvenlik aracı olan yeni Mercedes-Benz SL 63 AMG'nin sesinini canavar F1 araçlarının sesinden ayırt edebilmek, araçların motor sesini kapalı tribün içinde yankılanmış haliyle kemiklere kadar hissetmek kesinlikle muhteşemdi...
Ama tüm yarış boyunca tüm atraksiyonlar Silver 8'in önünde gerçekleşti! Ne kadar geçiş, kapışma, heyecan varsa start-finish düzlüğünden hemen önceki Silver 8'te olup bitti, biz de önümüzdeki dev ekrandan seyrettik. Sonra da hipnotize edici otomobil konvoyunu seyrettik.
Bir daha İstanbul Park'ta F1 yarışı izleyecek olursam ve Paddock'a davetiye bulamamışsam eğer kesinlikle Silver 8 ya da başka bir açık tribünden izleyeceğim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder