Prag gezisiyle ilgili iki satır yazamadan yine yollardayım. Canım ablamın sesi dün telefonda iyi gelmiyordu ve anneler gününü de bahane edere 24 saatlik bir Ankara turu yapayım dedim. Aslında benim aklımdan "keşke yapabilsem" diye geçmisti bu Ankara ziyareti çünkü Prag sonrası feci şekilde yorgunum fakat Aygül sağolsun otomobil kullanmama konusunda beni ikna etti ve otobüsle pıt diye gidip gelirsin diyerek verdiği cesaretle benim bu yolculuğa çıkmama sebep oldu.
Varan'ın Asteknoloji markalı kablosuz ağı sağolsun, şu anda otobüsten bu satırları yükleyebiliyorum. Prag gezisinden özet olarak dört fotoğraf seçtim. Benim görüldüğüm foto, Charles Köprüsü'nün önünde. Arkada kale ve katedral de görülebiliyor.
ikinci ve üçüncü görseller St. Nicholas Kilisesi'ne ait. Eski Prag'a hakim olan Barok mimarinin doruğu olarak kabul ediliyormuş bu kilise. Kilisenin içerisindeki atmosfer gerçekten çok etkileyici. Koskoca katedralde bile bu kadar etkilenmedim.
Son foto da meşhur şehir meydanında astrolojik saat kulesini arkanıza aldığınızda karşınızda duran iki kuleye ait.
Prag'a ikinci defa gidiyor olmanın da avantajıyla toplantı ve resmi gezilerin olmadığı tüm zamanlarımda yürüyerek şehrin altını üstüne getirdim. Bitkinim ama çok mutluyum.
çok güzel görünüyorlar yalçın'cığım. seni de görünce böyle özlemişim bir tuhaf oldu 8)
YanıtlaSilsen mutlu ol, yorgunluk ondan önemli değil 8)
2006 Mayıs' ında gittiğim bu kültür şehri, beni de çok etkilemişti doğrusu.. Çok hoş oldu bu şehri yeniden hatırlamak.. Aslında şehrin görülecek ana başlıkları fotoğraflanarak verilmiş olsa da detaylarda da hoş yerler var.. Mesela Karlovy Vary (Kralın hamamı) denilen harika masal şehri. (Bizim orada olduğumuz günlerde James Bond yeni filminin bazı sahnelerini çekiyordu) http://www.avcilargida.com/images/Karlovyvary.jpg
YanıtlaSil