29 Nisan 2006 Cumartesi

Başsağlığı

En büyük halamı kaybettik. Seksenli yaşlarının sonlarındaydı, kesin yaşını bilemiyorum. Babamın ikinci annesi gibiydi. Tüm aile çok sever ve sayardık. Çocukluğumun Malatya'sında Şeker Fabrikası lojmanlarında oturan rahmetli eniştem ve halama ziyarete gittiğimiz pazar günlerini ve halamın o minik halimle beni hayran bırakan doğa ve hayvan sevgisini hatırlıyorum. Kediler hakkında ilk önemli bilgileri Leman Halamdan ve onun balkonunda doğum yapan minik beyaz sakalıyla son derece aristokrak görünümlü zifir siyahı dev kediden öğrenmiştim. İlk sokak köpeği temasımı da yine Halamların lojman bahçesinde kuyruğu olmayan ve neredeyse benim boyumda dünya şekeri bir kırmayla yaşamıştım.

Halacığım kardeşlerine, çocuklarına, torunlarına ve yeğenlerine öyle çok güzel anılar, öyle önemli hatıralar bıraktı ki...

Yarın cenazesine katılmak üzere Malatya'ya gidiyorum. Galiba 2,5 yıldır ilk gidişim olacak bu Malatya'ya.

20 Nisan 2006 Perşembe

spam

Büyük bir uluslararası spam adresi toplama merkezi tarafından ajans mail adresim spammer ilan edildiğinden bugün insanlarla iletişim kurmakta bazı güçlükler çektim. Yahoo, Gmail gibi yerlerde bazı mailler için "report spam" butonuna basmak cidden işe yarıyormuş demek ki. Merak ediyorum, kim benim mailimi spam ilan etti acaba. Acaba buradan böyle bir hinlik yöntemi öğrenen kişiler de başkaları için benzer hayın planlar kurar mı?

19 Nisan 2006 Çarşamba

Beşiktaş Köftecisi

Beşiktaş çarşı içinde CFA adlı cep telefonu mağazasının köşesinden BKM Mutfak'a doğru içeri girince sağda miniminnacık bir esnaf lokantası Beşiktaş Köftecisi. Civarda öğle yemeği için denediğimiz onca alternatiften sonra en ufak ve en salaş lokanta olmasına rağmen en lezzetli yemeklerin de burada yenildiğini farkettik. İki öğlendir yemekler orada yeniyor, ziyadesiyle memnun kalınıyor.

18 Nisan 2006 Salı

Sigara içmeyenlerin hakları

Reklam yazarlarının blogladığı Ortak Defter'de Sayın Utku Yasavul'un bir yazısından direkt alıntı yapmak istiyorum. Tüm sigara içmeyenlerin birbirine ulaştırması dileğiyle:

SİGARA İÇMEYENLER İÇİN HAKLAR BİLDİRGESİ

1- Eğer sigara içmeyen biriyseniz ve sizin yanınızda sigara içiliyorsa;sizin de kurufasulye, bulgur pilavı ve turp yiyerek aynı mekanda gaz çıkarmaya üstelik üşüdüğünüz gerekçesiyle camı açtırmamaya hakkınız vardır.

2- Eğer sigara içmeyen biriyseniz ve sizin yanınızda sigara içiliyorsa; sizin karşınızdakinin yemeğine ya da içeceğine küçük oranlarda fare zehiri, arsenik gibi maddeler atmaya hakkınız vardır.

3- Eğer sigara içmeyen biriyseniz ve sizin yanınızda sigara içiliyorsa; duman oluşturmak için çöplerinizi çöp kutusunda yakmaya ve etrafı sis içinde bırakmaya hakkınız vardır.

4- Eğer sigara içmeyen biriyseniz ve sizin yanınızda sigara içiliyor sonra da bu sigara kültablasına söndürülüp orada bırakılıyorsa sizin ihtiyacınızı odanın tam ortasına yapmaya hakkınız vardır.

5- Eğer sigara içmeyen biriyseniz ve sizin yanınızda sigara içiliyorsa ve karşınızdakinin ağzından çıkan duman yüzünüze, teninize değiyorsa; sizin ağzınıza su alıp güzelce çalkaladıktan sonra karşınızdakinin suratına tükürmeye hakkınız vardır.

6- Eğer sigara içmeyen biriyseniz ve sizin yanınızda sigara içiliyor ve kıyafetleriniz kesif bir sigara dumanı kokuyorsa sizin de son derece çirkin bir kokuyu örneğin çürümüş et, iki hafta sıcak balkonda beklemiş çöp kokusunu depolayıp karşınızdakinin üzerine sürmeye hakkınız vardır.

7- Eğer sigara içmeyen biriyseniz ve yanınızda yıllarca içtiği sigarayı bırakmaya çalıştığı için sinir içinde olan biri varsa siz de onlara aynı şekilde karşılık verebilirsiniz

8- İş yerinde sigara içmek yasaksa ve çalışma arkadaşlarınız sigara içme bahanesiyle yarım saatte bir mola veriyorlarsa siz de aynı miktarda mola kullanıp gazetenizi okuyup keyif yapabilirsiniz.

9- Ailenizden biri sigara içiyor, ciddi bir maddi kaynağı bunun için ayırıyorsa ve siz sigara içmiyorsanız aynı miktarda parayı fuzuli ihtiyaçlarınız için gönül rahatlığıyla harcayabilirsiniz.

12 Nisan 2006 Çarşamba

çarşamba

Canım sıkkın olduğunda başlıklara sadece gün ya da saat yazmak geliyor içimden.

Erken kalktım. Hatta fazla erken: altı buçuk. Spora gittim, eksersizlerimi yaptım. Sonra duş ve işe doğru yokuş aşağıya tatlı bir yürüyüş. Sonuçta işe biraz erken gelmiş oldum ve fazlasıyla sıkıldım. Ajans boşken internete girmek bile zevkli gelmedi. Müşterilerden de ses seda yok. Öyle bir çarşamba sabahı işte.

Bir süre önce bu sayfaya bir sayaç ekledim. Oradan ziyaretçi adedimi öğrenince heyecanlandım. Sandığımdan çok daha fazla kişi uğruyormuş Şeyler'e. Belki de bu bilginin ışığında son zamanlarda yazdığım yazılar, girdiğim bilgiler falan biraz soğuk ve mesafeli gelmeye başladı bana. Bu burnu havada blogcu hallerinden sıyrılıp burayı yeniden serbest günlüğe ve delice geyik dolu bir yere çevirmeye karar verdim.

Annem ve Babam İstanbul'dalar üç haftadır. Çok özlemiştim onları, gelip bende kalmaları çok mutlu ediyor beni. Geçen kış da böyle bir uzun kalışları olmuştu ama ziyaretleri tam da aralıksız bir buçuk hafta kar yağan döneme denk gelince evden çıkamamış, pencere dibinde kukumav kuşları gibi oturmuşlardı. Bu sefer geçen gelişteki bu meteorolojik talihsizliğin acısını çıkartırcasına geziyorlar da geziyorlar. Annem bir gün bir Haliç ve eski İstanbul gezisine katılıyor, babam ertesi gün arkadaşlarıyla Beykoz'a gidiyor, daha ertesi gün ikisi birlikte arkadaşlarıyla Burgaz Ada'ya gidiyorlar, geziyorlar da geziyorlar maşallah.

Bu ay biraz fazla açılmışım. Bütçemi tam toparlayacakken yine harcamalarda tavan yaptığım bir ay oluyor. Köşeye üç beş kuruş atma hayalleri de önümüzdeki aya kalacak yine. Artık para biriktirmeye başlamam gerekiyor. Evli barklı adam olacağım yakında. Ha, bu arada; evilik demişken, 1 Nisan'da Aygül'ü ailesinden istedik ve yüzüklerimizi taktık.

5 Nisan 2006 Çarşamba

Roger Waters İstanbul'da!



Pink Floyd'un kurucularından Roger Waters 20 Haziran Salı akşamı Kuruçeşme Arena'da inanılmaz bir konser verecek. Biletler yarın Biletix'ten satışa çıkıyor. 300 YTL'lik sahne önündeki özel alan biletleri şimdiden tükenmiş durumda! Bakalım tüm konserin biletleri kaç saat içinde tükenecek...

Organizasyonu İKSV ve BKM üstlenmiş. Garanti de sponsor...

Son Anadolu Panteri


Yalçın Ergir -ki kendisi bir düş hekimidir-, Son Anadolu Panteri adında güzel bir çalışmaya imza atmış. Yeşil Atlas'ların eski sayılarından birinde konuyla ilgili bir yazı okuduğumda çok derin -hani genlerde hissedilenlerden- bir üzüntü duymuştum. Bu çalışma oradaki bilgi ve fotoğraflardan da yararlanıp biraz daha genişletilmiş bir yazı olmuş. Ayrıca bir sunum olarak da indirilebiliyor.
via: baraka